KADINA YÖNELİK ŞİDDET İZLEME KOMİTESİ TOPLANTISINA KATILDIK

Toplantıda Kadın Komite Başkanımız Gülpembelioğlu da Sunum Yaptı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi 2021 Yılı 15’inci Toplantısı Ankara’da gerçekleştirildi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Adalet Bakanı  Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı  Süleyman Soylu’nun da katıldığı toplantıya Sendikamızı  Kadın Komite Başkanımız Tuba  Gülpembelioğlu temsil etti. Pekçok  STK temsilcisinin katıldığı toplantıda Gülpembelioğlu’da sendikamız adına bir sunum  gerçekleştirdi.

Bakan Yanık:

Toplumun her kesimini etkileyen bu sorun, muhakkak ki toplumun genel duyarlılığını gerekli kılmaktadır”

Bakan Yanık toplantıda yaptığı konuşmada, kadına yönelik şiddetle mücadelenin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tüm kurum ve kuruluşlarla birlikte yürütülen ve bakanlık olarak hassasiyetle üzerinde durdukları önemli bir konu olduğunu söyledi.

Şiddetle ilgili birçok araştırmanın, şiddetin neden arttığını sorguladığını ifade eden Yanık, farklı disiplinlerin yaptığı araştırmaların sorunun farklı yönlerini öne çıkardığını belirtti.

Yanık, “Ancak yaygınlaşan şiddet olaylarının münferit hadiselerle izah edilemeyeceği açıktır, meseleye daha bütüncül bakmak sorunun çözümü adına büyük önem arz etmektedir.” diye konuştu.

Bakan Yanık, toplumsal düzenin belirleyici ilkesinin adalet olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

“Adalet, ancak her hak sahibine hakkının teslim edilmesi ile tesis edilebilir. Adalet içeren bir düzen, suç içeren pek çok fiilin vuku bulmasını önleyebilir. Herhangi bir suç söz konusu olduğunda ise suçun hak ettiği cezayı bulmasını sağlar, kamu vicdanını rahatlatır ve kamu güvenliği tesis edilir. Yasalar, hangi eylemlerin suç teşkil ettiğini ve bu suçlara ilişkin yaptırımları ilan ederek adalet mekanizmasını çalıştırır. Söz konusu ceza maddeleri aynı zamanda caydırıcı işlevler de ortaya koyar. Yasalar bu anlamda devlet ve toplum arasında önemli sözleşmelerdir.”

Toplumsal huzuru sağlamak adına hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağız”

Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadelenin, kadın-erkek arasında bir çatışma ya da yarış mevzusu olmadığını vurgulayan Yanık, “Nitekim geçmişten günümüze toplumsal hafızamız da böylesi bir gerilimden uzaktır. Ortak sorunlarda dünyadaki çoğu ülke, bu sorunların çözümü aşamasında bazı evrensel normları kabul etmektedir. Buna rağmen her toplum, yaşadığı problemlere çözüm ararken, yine kendi kültürel değerlerinden beslenmektedir. Bizim milletimiz için de aynı durum söz konusudur.” dedi.

“Şiddetle Mücadele İrtibat Noktaları oluşturduk”

Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerinin (ŞÖNİM) Türkiye’nin 81 ilinde faaliyet yürüttüğünü dile getiren Yanık, “ŞÖNİM’lerde, Ekim 2021 itibariyle 830 bin 648 kadın, 68 bin 25 erkek ve 106 bin 683 çocuk olmak üzere toplam bir milyon 5 bin 356 kişiye hizmet sunulmuştur.” bilgisini verdi.

Yanık, ŞÖNİM’ler dışında, bakanlığa bağlı 112 kadın konukevi başta olmak üzere 149 kadın konukevinde barınma ve korunma ihtiyacı doğrultusunda 3 bin 624 kapasiteyle hizmet üretildiğini söyledi.

Kadın Komitesi Başkanımız Gülpembelioğlu da Sunum Yaptı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi 2021 Yılı 15’inci Toplantısı’nda sendikamızı temsil eden Kadın Komite Başkanımız Tuba  Gülpembelioğlu da bir sunum gerçekleştirerek, Sendikamızın  Kadına Şiddetle Mücadele anlamındaki bakış açısını ortaya koydu.

Gülpembelioğlu yaptığı sunumda şunları söyledi:

“ İçinde yaşadığımız dünya ve içinde yaşadığımız toplum adına,  aslında pek de onurla-gururla takdim edilemeyecek bir gün için bir arada bulunuyoruz.

25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü, keşkeleri de içinde barındıran ama farkındalık oluşturmak, mutlak tedbirler almak ve Şiddete karşı duyarlı bir toplumun temel taşlarını yeniden oluşturmak için önem arz eden bir gün.

Üyelerinin yarısına yakını kadınlardan oluşan Öz Sağlık İş Sendikamız sağlık ve sosyal hizmet emekçileri adına neredeyse hemen her gün “sağlıkta şiddetin” öznesi olarak şiddet olayları ile karşı karşıya.

Buna sokak şiddetini, aile şiddetini, yakın akraba ve yine akraba erkek şiddetini de eklediğimizde KADINA ŞİDDET İLE MÜCADELE Günü bizler adına daha da anlam kazanmaktadır.

Öz Sağlık İş Sendikası olarak bu yılın Mart ayında kadına şiddetin en kötüsünü yaşadık.

Aydın Devlet Hastanesi’nde temizlik görevlisi olarak çalışan Üyemiz Necla Demirbaş, ayrılmak istediği nişanlısı tarafından 4 kurşunla vurularak öldürüldü.

Hastanelerde, diğer sağlık kurumlarında, sosyal hizmet kurumlarında, örgütlü olduğumuz tüm kurum ve kuruluşlarda şiddetin her türlüsü ile olduğu gibi kadına şiddetle de karşı karşıyayız.

Sendikamız bu konuda göstermiş olduğu duyarlılığa,  2021 yılında bir yenisini daha ekleyerek; 8001 sağlık işyeri çalışanı arasında şiddete dayalı bir kamuoyu araştırması gerçekleştirmiştir.

Sağlıkta Şiddet kamuoyu araştırmamıza katılan 8001 üyemizin,  3900’ünü kadın üyelerimiz oluşturmuştur.

Bu araştırmamızın sonuçları ise oldukça çarpıcıdır: Sendikamız özelinde konuştuğumuzda sadece sağlıkta şiddet kapsamındaki şiddetten etkilenen BAYAN ÜYELERİMİZİN YÜZDE 67’Sİ EN AZ BİR KERE ŞİDDET görmüşler. Yine yaptırmış olduğumuz araştırmaya katılan kadın üyelerimiz, uğramış oldukları “sağlıkta şiddeti”in ilk sırasına, Sözel şiddeti, daha sonrasına ise Psikolojik şiddet, Fiziksel şiddet ve Cinsel şiddeti koymuşlardır.

Öz Sağlık İş Sendikası Kadın Komitesi olarak Kadına Şiddetle Mücadele kapsamındaki çalışmalarımızı kesintisiz bir şekilde sürdürüyoruz.

Sendikamız AR-GE Birimi tarafından hazırlanan çalışmaya göre; kadın Cinayetlerinin arka planında;

Aile içi tartışma, Aldatma, Kıskançlık, Namus, Geçimsizlik, Ekonomik sorunlar, İşsizlik, Psikolojik rahatsızlıklar, Töre, Boşanma ya da boşanma talebi vb nedenler yatmaktadır.

Son 10 yılda ülkemizde kadın cinayetlerinde 3 katı oranda artış görülmektedir.

2010 yılında kadın cinayeti sayısı 80 iken, 2020 yılında 436 kadın cinayete kurban gitmiştir.

1 canın kılına gelecek zarar bile çok önemliyken, sayıları  artık yıl bazında 500’leri bulan kadın cinayetlerinde ortaya bir başka önemli sonuç daha çıkmaktadır. Bu cinayetleri işleyenlerin yüzde 86.5’inin işlemiş olduğu ilk suçu. Yani sabıkası yok, yani sade, sıradan vatandaş. Kalan kısım ise zaten tüm toplumun bildiği  psikopat, takıntılı ve otorite tarafından “hasta” olarak tanımlanan kişilikler. Bu yüzden genel bir profil çıkartarak  o çizgiden yürümek oldukça zor.

Çoğunluğu fiziksel, sözlü ve duygusal şiddete maruz kalan kadınlarımız, bunların dışında  cinsel şiddet ve  ekonomik olarak da  şiddet çeşitleri ile mücadele ediyor.

Yine Sendikamız Hukuk Birimi tarafından hazırlanan ve kadına şiddetin önlenmesi adına yapılacak mevzuat değişiklikleriyle ilgili bir teklifi de Konfederasyonumuz HAK-İŞ’e sunmuş bulunuyoruz.

Özellikle, caydırıcı cezalandırma önerilerimizin yer aldığı bu çalışmamız, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne iletilmek üzere titizlikle kaleme alınmış ve sorunların çözümüne katkı sunacağına inandığımız bir teklif olmuştur.

Bu Yıl 2 Ayrı Tema ile Farkındalık Oluşturduk

Öz Sağlık İş Sendikası olarak, 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü kapsamında bu yıl 2 ayrı tema ile üyelerimizin ve kamuoyunun karşısına çıktık. Bir tanesi “KADINA ŞİDDETLE MÜCADELE FARKINDALIK FOTOĞRAF SERGİSİ”. Diğeri “KADINA ŞİDDETE HAYIR DİYORUZ” temalı bir kısa  film. Geçtiğimiz hafta Sendika olarak 3. Olağan Genel Kurulumuzu gerçekleştirdik.  Yaklaşık  1000 katılımcının bulunduğu  Genel Kurulumuzda açtığımız  ve kamuoyuna mal olmuş kadın cinayetlerinin yer aldığı 28 fotoğraflık  “KADINA ŞİDDETLE MÜCADELE FARKINDALIK FOTOĞRAF SERGİSİ” 3 gün boyunca açık kaldı ve katılımcılarımızın yoğun ilgisi ile karşılandı.

Bu yıl ki 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü için hazırlattığımız, 81 şube ve il başkanlıklarımızın Kadın Komiteleri tarafından paylaşılan ve ayrıca sosyal medyadan da bugün itibariyle paylaştığımız  Kısa  Filmimiz ise, canlandırmaları kadın ve erkek üyelerimiz tarafından yapılmış, kadına şiddeti sebep ve sonuçları ile ortaya koyan 6 dakikalık bir yapım olmuştur.

Sendika olarak bu konuda çok hassas, çok duyarlıyız. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da önümüze gelecek, inandığımız değerlere hizmet edeceğini düşündüğümüz    tüm  projelerin içinde yer alırız, destek veririz.

Bugüne kadar top yekûn olarak ŞİDDETİN HER TÜRÜNE, özelde ise “KADINA ŞİDDETE HAYIR” dedik, hayır demeye devam edeceğiz.”

Program diğer konuşmaların ardından çektirilen Aile Fotoğrafı ile sona erdi.