Öz Sağlık-İş Sendikası Öz Sağlık İşçileri Sendikası
Konfederasyonumuz HAK-İŞ tarafından HAK Emekliler Derneği ile Ortaklaşa düzenlenen “Türkiye Yüzyılında Emeklilik Paneli”nin üçüncüsü Hacettepe Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Panele, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Sendikamız Genel Başkanı Devlet Sert, Hak Emek Der Genel Başkanı ve Sendikamız Genel Başkan Yardımcısı Remzi Karataş, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mehmet Cahit Güran, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Beşir Fatih Doğan, HAK-İŞ Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Zengin,Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı M. Fatih Uğurlu, İYİ Parti STK’lardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Elif Loğoğlu, Ankara 1 ve 2 No’lu Şube Başkanlarımız ile yönetim kurulu üyeleri, sivil toplum kuruluşları yöneticileri, akademisyenler ve bürokratlar katıldı.
GENEL BAŞKAN SERT:
“EMEKLİLİK SİSTEMİNDE DOĞRU GİTMEYEN KONULARIN OLDUĞUNU HEPİMİZ BİLİYORUZ”
Panelde katılımcılara hitap eden HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Sendikamız Genel Başkanı Devlet Sert, “Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonlarından birisi olan HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, ülke ve toplum meselelerimize bilimsel bakış açıları ile temas etmek ve etkili bir sivil toplum örgütünün bakması gereken perspektiften bakıyoruz.
Ve; emeklilik Sistemimizde doğru gitmeyen konuların, bazı problemlerin olduğunu hepimiz görüyoruz” dedi.
Başkan sert şunları şöyledi:
“Sizler de zaten akademik açıdan bu sosyal olgu üzerindeki sıkıntıları giderebilmek ve yol gösterebilmek amacıyla buradasınız. Aktif çalışan emeğinin, ülkemizin hem sosyal güvenlik sisteminin korunması hem de gelecekte dahil olunacak emeklilik sisteminin ayakta kalabilmesi adına önemini hepimiz biliyoruz.
Sosyal Güvenliğin sağlıklı çalışabilmesi için gelir-gider dengesinin her aşamada gözetilmesi gerekir. Burada hocalarımız çok daha iyi bilir, sistemde Aktüerya Dengesi’nin sağlanması gerekiyor.
Bu kadar önem taşıyan dengenin çeşitli etmenlerle bozulması da, özellikle sistemin emekli ayağında büyük sıkıntılar yaşatıyor. Aktüeryal dengenin bozulmasında son dönemde suçlu olarak EYT uygulaması gösteriliyor. Aslında bu dengenin bozulmasının en büyük sorumluluğu kayıt dışı istihdam ve pirim gelirlerinin tahsil edilememesinden kaynaklı. Dolayısıyla sosyal güvenlik sistemimizden kayıt dışı istihdamı ortadan kaldırırsak veya asgariye indirirsek, prim alacaklarımızı tahsil edersek bu dengenin sağlıklı işlemesini sağlayabilme şansına sahip olacağımızı düşünüyorum”
“EMEKLİ VATANDAŞLARIMIZIN MÜREFFEH BİR HAYAT YAŞADIKLARINI SÖYLEMEK MÜMKÜN DEĞİL”
“Emekli vatandaşlarımızın şu an almış oldukları maaşlarla müreffeh bir hayat yaşadıklarını söylemek pek mümkün değil. Tedbir alınmadığı takdirde bu krizin sosyal patlamalara sebebiyet vermesi de ihtimaller arasında. Konfederasyon olarak hem emeklilik sistemi, hem de sosyal güvenlik sisteminin bugünkü yapısı ile ilgili taşıdığımız endişeleri bilimsel çalışma haline getirip konunun taraflarına sunduk.
Bu aşamada Konfederasyonumuz Akademik Kurulu’ndaki hocalarımıza da emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum.
Özellikle emeklilik sistemine ilişkin olarak hazırlamış olduğumuz raporumuzda bu konudaki çözüm önerilerimiz de yer alıyor.
Bakın ülkemiz büyüyor, ekonomik veriler büyüdüğünü gösteriyor ancak emeklilerimizin Gayri Safi Milli Hasıladan aldığı pay giderek düşüyor. Bu durumda “acaba bu büyümeye rağmen sosyal güvenlik sistemimize yeterli kaynak aktarılmıyor mu?” diye bazı endişeleri de düşünmeden edemiyoruz.”
“SOSYAL GÜVENLİK SSİTEMİNDE REVİZYONA DEĞİL, KÖKLÜ DEĞİŞİKLİĞE, BİR REFORMA İHTİYAÇ VAR”
“Konfederasyon olarak hem emeklilik sistemi hem de sosyal güvenlik sistemimizde artık bir revizyona değil, köklü değişikliğe, bir reforma ihtiyacımız olduğu görüşündeyiz.
Bugün 3. sü düzenlenen “Türkiye Yüzyılında Emeklilik Paneli” de dahil olmak üzere, Konfederasyon olarak bizlerin, başka sivil toplum kuruluşlarının da yaptığı emeklilik ve sosyal güvenliğe dair bilimsel çalışmaların, masaya konulan çözüm önerilerinin dikkate alınacağına inanıyorum.
Bizler ülkesini, milletini, vatanını seven ve ülke kaynaklarımızın kendi vatandaşlarımızın sorunlarını çözebilecek kapasitenin hayli üzerinde olduğunu düşünen sorumlu sivil toplum kuruluşlarıyız.
Herkesin bu büyümeden hak ettiği payı aldığı bir Türkiye, işçi-memur-esnaf-çiftçi-emekli gibi tüm kesimlerin memnun olabileceği, refah düzeylerinin artacağı bir Türkiye olacaktır”
HAK EMEK DER GENEL BAŞKANI KARATAŞ:
“EMEKLİLER TOPLUMUMUZDA ÖNEMLİ BİR SİVİL TOPLUM GRUBUNU TEMSİL ETMEKTEDİR”
Türkiye Yüzyılında Emeklilik Paneli’nde açılış konuşmalarını gerçekleştiren HAK EMEK DER Genel Başkanı ve Sendikamız Genel Başkan Yardımcısı Remzi Karataş, Hak Emekliler Derneği’nin faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Karataş şunları söyledi:
“Ülkemizdeki emekli sayımız 16 milyonun üzerinde. Dünyadaki çok sayıda ülke nüfusundan daha fazla emekli nüfusumuz var. Bu yönüyle emeklilerimiz toplumumuzda önemli bir sivil toplum grubunu temsil etmektedir. Hak Emek-Der toplumun büyük bir kısmını oluşturan emeklilerimizin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması, sorunların ortaya konulması, hak ve menfaatlerinin bütün demokratik ortamlarda dile getirilmesi, savunulması ve geliştirilmesi amacıyla kurulmuş bir sivil toplum örgütüdür.
Kuruluş amacımız, emeklilerimizin menfaatlerinin geliştirilmesine yönelik olarak bilimsel çalışmalar, araştırmalar yapmak, raporlar hazırlamak ve emeklilerimizin hak menfaatlerinin korunmasına yönelik politika ve öneriler geliştirmektir.
HAK-İŞ Konfederasyonu bünyesinde çalışan arkadaşlarımızla çıktığımız bu yolda HAK EMEK-DER olarak kendimize;
* Emekli ve yaşlılarımıza sadece emekli maaşı, SGK ve aktüeryal denge unsuru gözüyle bakılmasının sağlıklı bir bakış açısı olmadığını, bu ülke için uzun yıllar çalışıp emek harcayıp ülke kalkınmasına katkıda bulunmuş olan insanlarımızın emeklilik sonrası hak etmiş oldukları hayat standardına kavuşturulmasını
Ülke ekonomisinin güçlenmesi, istihdamın artması ve bu suretle aktüeryal dengenin sağlanması elbette ülkesini seven her Türk vatandaşı gibi bizim de en büyük dileğimizdir. Ancak bunlar yapılırken emeklilerin refahını artırıcı tedbirlerin de göz ardı edilmemesi gerekir.
Hak-Emek-Der bu kapsamda emeklilerimizin sesi olmaktadır. Sesimizin yettiğince bütün meşru platformlarda emeklilerimizin refahını talep etmeye çalışıyoruz.
Buradan sizlerin huzurunda; tek ve gerçek realiteye bir kez daha işaret etmek istiyorum.
Emeklilerimizin yıllarca biriktirmiş olduğu bilgi ve tecrübelerin yeni genç nesillere aktarılmasının toplumun kalkınması için zorunluluk olduğunu,bu bilgi ve tecrübenin aktarılmasının toplumun kalkınmasına katkı sağladığı gibi, emeklilerimiz için de daha kaliteli bir hayat oluşturacağını, bütün toplum kesimlerine anlatmayı ilke edindik. Yapacağımız çalışmalarda ülke kalkınmasını ve ülke menfaatlerini göz ardı etmeden emeklilerimizin sorunlarına çare olmayı, onların sorunlarıyla hemhal olmayı ve çözüm aramayı, temel ilke olarak görüyoruz”
“BÜTÜN FEDAKARLIĞIN EMEKLİLERDEN BEKLENMESİNİ ADİL BULMUYORUZ”
Yüksek Enflasyon yükünün emeklilere yükletilmesini ve bütün fedakarlığın emeklilerden beklenmesini adil bulmuyoruz. Sesi yüksek çıkanın refah düzeyinden daha çok pay aldığı bir sistem yerine, refahın adil olarak paylaşıldığı bir sistem en büyük amacımızdır.
Ülke ekonomisinin güçlenmesi, istihdamın artması ve bu suretle aktüeryal dengenin sağlanması elbette ülkesini seven her Türk vatandaşı gibi bizim de en büyük dileğimizdir. Ancak bunlar yapılırken emeklilerin refahını artırıcı tedbirlerin de göz ardı edilmemesi gerekir.
Hak-Emek-Der bu kapsamda emeklilerimizin sesi olmaktadır. Sesimizin yettiğince bütün meşru platformlarda emeklilerimizin refahını talep etmeye çalışıyoruz.
Buradan sizlerin huzurunda; tek ve gerçek realiteye bir kez daha işaret etmek istiyorum.
Emekliler büyük sıkıntı yaşıyor, emekliler geçinemiyor. Emekliler bu yaşlarında çoluk çocuğuna muhtaç hale geldiler. Emekliler torun sevmek yerine “torundan kaçmak” gibi bir acı gerçeği yaşıyorlar, kendileri mutlu değil. Çoluk çocuğuna yük oldukları için çocukları mutlu değil, Geçmişte, bir küçük hediye ile gönlünü aldıkları torunları da artık mutlu değil.
Bizlere atfedilmiş bir yıl olan 2024’de bırakın geçinmeyi, bırakın rahat bir hayatı, on binlerce emekli gücünün yetip yetemeyeceğine bakmadan, “acaba bana iş verirler mi” endişesini de bir kenara bırakarak resmen “iş dilendiler”. O yüzden bizlerin Dernek olarak hem emeklilik sistemindeki yanlışlara hem reel yaşam koşullarından etkilenme durumumuza dikkat çekip, tekliflerimizi ve acil çözüm önerilerimizi Sivil Toplum Kuruluşları olarak yasa yapıcıların önüne koymamız gerekiyor”
Panelde Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mehmet Cahit Güran veHukuk Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Beşir Fatih Doğan da birer selamlama konuşması gerçekleştirdiler.
PANELDE EMEKLİLERİN SORUNLARINA İLİŞKİN SUNUMLAR GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Açılış konuşmalarının tamamlanmasının ardından “Türkiye Yüzyılında Emeklilik” Panelinde; Hacettepe Üniversitesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. İstar Urhanoğlu Moderatörlüğünde “Sosyal Güvenlik Sisteminde Emeklilik Sistemlerinin Mevcut Durumu” konulu oturum gerçekleştirilecek.
Sosyal Güvenlik Sisteminde Emelilik Sistemlerin Mevcut Durumu oturumunda
Kırıkkale Üniversitesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Cavit Demiral “Dünyada ve Türkiye’de Emeklilik Uygulamaları”
Tobb Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Orhan Ersun Civan “Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Emeklilik Sistemi”
Pamukkale Üniversitesi Enstitü Ana Bilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Uğur Akkoç “Türkiye Ekonomisinde Sosyal Güvenliğin Etkileri; Emekliler için Gelirin Yeniden Dağılımı” konulu
HAK-İŞ Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Zengin tarafından “HAK-İŞ Bakış Açısıyla çalışma Hayatı ve Emeklilik” üzerine birer sunum gerçekleştirdiler.
